Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı: (2)
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Kuzey Irak ve Suriye’den çekilmesinin şimdilik söz konusu olmadığını belirterek, “Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’den çekilmek, harekatın durdurulması, teröristlerin sınır kapımıza inmesi demektir. hayatta kalmamız için bir tehdittir.” söz konusu.
Bakan Çavuşoğlu, TV 100’de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı ve değerlendirmelerde bulundu.
ABD’nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddiaları için “soykırım” ifadesini kullanmasının hukuki bir geçerliliği olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, “Tarih bilgimiz çok zayıf ama tarih öğretmeyi seviyoruz. Aslında öyle değil. Kim ne derse desin, hukuken hiçbir önemi yok, bağlayıcı da değil.” ifadesini kullandı.
“Birleşmiş Milletler (BM) kuralı belli, soykırımın tanımı belli. Sonuçta birçok parlamento karar aldıktan sonra hükümetler bu parlamentonun veya senatonun aldığı kararları açıkça tanımıyor.” Çavuşoğlu, 2015’in Ermenistan için bir hayal kırıklığı olduğunu belirtti.
Çavuşoğlu, siyasetçilerin tarih konusunda ahkam kesmesini son derece yanlış bulduğunu belirterek, tarihin farklı kaynaklardan okunması gerektiğini söyledi.
“Bizim tarihimizde soykırım diye bir şey yoktur.” Çavuşoğlu, “Her yeri fethettik, hükmettik ama dirilttik ve orada büyük eserler bıraktık. Herkes, dini, dili, etnik yapısıyla bağımsızlığını kazandıktan sonra da sahiplenerek yaşamaya devam etti.” dedi.
Mevlüt Çavuşoğlu, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin kritik bir seçim olacağını belirterek, “Seçim sonuçlarını çok iyi görüyoruz. İnşallah 14 Mayıs’ta da Cumhurbaşkanımız yine kazanır, sandıklar öyle diyor. 4-5 sandık böyle. biri, ikincisi yabancılar için” diyenlerin yaptığı anketleri de görüyoruz. Büyükelçilikler de Ankara’da sürekli anketler yapıyor. Türkiye’deki siyasi tabloyu görmek için yapıyorlar.” dedi.
“Ulusal güvenliğimiz her şeyden önemlidir”
Türkiye’nin Suriye topraklarından çekilmesi halinde bu bölgelerdeki boşluğu terör örgütlerinin dolduracağı uyarısında bulunan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Muhalefet yurtdışındaki operasyonları durduracağını söylüyor. Bu durumda biz buradan çekildik, buradaki boşluğu kim dolduracak? Terör örgütleri. Bu teröristlerin büyük bir kısmını 30 kilometre aşağıda mı tutuyoruz? Biz tutuyoruz. Çekiliyor, Türkiye’de her gün bir şeyler patlıyor inşallah. Onun için milli güvenliğimiz çok önemli. Bedelini burada ödüyoruz, neden ödüyoruz? Bedelini kendi topraklarımız güvende olsun diye ödüyoruz. Biz buradayız, dışarıda değil. Suriye topraklarına göz diktiğimiz için değil, kendi keyfimiz için, burada tam güvenlik sağlandığında olur, siyasi süreç işlerse, iç huzur sağlanırsa ancak o zaman olur, bizim böyle bir adım atmamız mümkün değil. şu anda çünkü bizim için bir milli güvenlik sorunu önemli tehditler.Hala geçen sene bazı kişiler havadan nokta atışı ile birçok yerden aldı dağıttık imha ettik bazı tehditler vardı. Biz bu süreci böyle bir ön şartla yürütmüyoruz, bir yol haritası üzerinde mutabık kaldık, atılacak adımlar belli. Nihayet Suriye’nin bu anlamda istikrarı sağlanıyor, ardından gerekli adımlar atılıyor. Ancak muhalefetin bu söylemi de son derece tehlikelidir. Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’den çekilmek, operasyonları durdurmak teröristlerin sınır kapımızda durması demektir. Bu, hayatta kalmamız için son derece tehlikelidir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Beşar Esad’ın görüşme ihtimalinin olup olmadığı sorusuna Çavuşoğlu, bunun tesadüfi bir durum olmadığını, siyasi süreç, terörle mücadele, istikrar başta olmak üzere bu yol haritası üzerinde hazırlıkların yapılması gerektiğini söyledi. Ülkenin.
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Flaş’ın Kılıçdaroğlu ile görüşmesi
Çavuşoğlu, Türkiye’de seçimler öncesi Ankara’daki ABD ve Almanya büyükelçiliklerinde anket yapıldığını kaydetti.
Çavuşoğlu, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri ve Millet İttifakı Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun mart ayında yaptığı görüşmenin sorulması üzerine, “Belki destek vermek için yapmıştır. Seçim dönemindeki görüşmesi. doğru değil. Yani görünüşü taraf tutuyor. “Normalde herkes herkesle konuşur. Bunda bir sakınca yok ama seçimden önce bir adayla seçici bir şekilde görüşmek doğru değil.” dedi.
Çavuşoğlu, Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ardından Flake’in Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmadığını ancak bakanlık tarafından kendisine gerekli uyarıların yapıldığını belirtti.
Çavuşoğlu, sadece Türkiye’nin Esad rejimi ile değil, birkaç ülke dışında tüm dünyanın ilişkilerini kestiğine, ancak gelinen noktada sorunların çözülmediğine işaret ederek, “Suriyeli göçmen göndermek istiyorsak Esad ile angajman yapmakta fayda var. Terörle, özellikle Suriye ile mücadeleyi sürdürmek istiyorsak, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü korumak istiyorsak, özellikle bizim için kritik, hassas, güvenlik meselesi, angajman bizim için önemlidir. değerli.” dedi.
Çavuşoğlu, Suriye’de istikrar olmazsa bedelinin Türkiye’ye ağır olacağını söyledi.
Çavuşoğlu, BM ve Türkiye arabuluculuğunda imzalanan tahıl anlaşması sayesinde gıda krizinin önüne geçildiğini ve dünyanın en zengininden en fakirine kadar her haneye katkıda bulunduklarına işaret ederek, bu anlaşmanın Türkiye ile iş birliği içinde yapıldığının altını çizdi. BM ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın izlediği liderlerin diplomasisi belirleyici oldu.
“Tahıl anlaşmasının uzatılması gerekiyor”
Rusya’nın yaptırımlar nedeniyle tahılını Batılı ülkelere satamadığına işaret eden Çavuşoğlu, “Rusya’nın taleplerini karşılamak için çalışıyoruz. Bunu yapabilirsek, yapabileceğimize inanıyoruz, çabalarımızı yoğunlaştırdık, bu tahıl anlaşma tekrar uzatılacak. Uzatılması lazım yoksa kriz çıkar.” dedi.
Kılıçdaroğlu’ndan AB’ye vizesiz girme sözü
Kemal Kılıçdaroğlu’nun AB’ye vizesiz giriş vaadini değerlendiren Çavuşoğlu, Türkiye’nin vizesiz giriş için gerekli olan 72 kriterden 67’sini yerine getirdiğini, geriye 5 kriterin kaldığını hatırlattı.
Bakan Çavuşoğlu, AB’nin müzakereler için 5 kritere yaklaşmadığına dikkat çekti.
Çavuşoğlu, Batılı ülkelerin, özellikle AB ülkelerinin değerli bir kesiminin son 1 yılda Kovid-19’u bahane ederek Türkiye’ye vize başvuru tarihlerini 6 aydan bir yıla kadar sonraya verdiklerini belirterek, “Bunu ülkelerine koymak için yaptıklarını biliyoruz. Biz (AK Parti hükümeti) siyasi sıkıntıdayız.Bütün büyükelçileri (Dışişlerine) çağırdık, Batılı ülkelerin yüzlerine de söyledik.Ben (ABD Dışişleri Bakanı Antony)’e de aynı şeyi söyledim. Blinken ve diğer ülkelerin dışişleri bakanları, sonra 3 ay içinde (vizesiz geçiş) Kılıçdaroğlu’na söz vermişlerse yerine getireceklerine dair söz vermeleri bu ertelemenin bize karşı kasıtlı bir tavır olduğunu da gösterir.” sözlerini kullandı.
Çavuşoğlu, vize randevularındaki gecikmenin AK Parti hükümetini zor duruma sokmak için yapıldığını yineledi ve bu keyfi uygulamaların devam etmesi halinde karşı adım atacaklarını vurguladı.
2013 yılında AB’nin ortasında Türkiye ile ortaklaşa geri kabul ve vize serbestisi anlaşmaları imzalandığını ancak AB’nin vize serbestisi anlaşmasını geciktirmesi nedeniyle geri kabul anlaşmasını askıya aldıklarını vurguladı.
Çavuşoğlu, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’ye 300 milyar dolarlık yatırım getirme sözüne ilişkin şunları söyledi:
“Kılıçdaroğlu’nun sloganlarına baktığımız zaman gerçekçi sloganlar değil. 300 milyar getireceğim diyor. Nereden, kimden, nasıl getirecek, neye dayanarak getireceksiniz? Faizli mi, faizsiz mi, borç mu, bedava mı, hibe mi? Bunları bire bir söylesin. 3 ayda yaparım diyor. Nasıl yapacak? Boş, boş şeyler. Boş, ‘sana söz’ sloganı gibi şeffaf değil, nasıl yapılacağını da anlatacak.”
“Tereddütsüz bir NATO ülkesiyiz”
Türkiye’nin NATO üyesi bir ülke olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, NATO’nun iki tehdidinden birinin “terör” olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin son 20 yıllık dış politikasının temel ideolojisi girişimci ve insancıl dış politika, aktif ve kimseyi alternatif göstermeden 360 derece dış politikadır. Bu 360 derece içinde Rusya, Körfez, İslam var. dünya, Asya… Kafkasya var, Latin Amerika da var. Afrika açılımı, Latin Amerika açılımı… Herkesle bağlantımı sürdürmeliyim.”
Çavuşoğlu, pek çok ülkenin Türkiye için “İyi ki Rusya ve Ukrayna ile eşit konuşabilen bir müttefikimiz var” ifadesini kullandığını belirterek, “Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısını reddettik, BM’de Ukrayna’nın sınır ve toprak bütünlüğünü desteklediğimizi söyledik. ve her yerde.”Çıkan kararları destekledik. Rusya ile bağlarımızı sürdürüyoruz diye ilkelerimizden ve temel politikalarımızdan taviz vermiyoruz. Yaptırımlara katılmıyoruz, İran’a yönelik yaptırımlara da katılmıyoruz.” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasında arabulucu rolüne atıfta bulunarak, “Ben arabulucuyum, herkes kıskanıyor. Tahıl anlaşması biz olmasaydık olmazdı” dedi. söz konusu.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin içinde bulunduğu teşkilatların güçlendirildiğini ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulduğunu belirterek, “Amacımız onu uluslararası saygın bir teşkilat haline getirmek, birlik ve beraberliğimizi kurumsallaştırmaktır. Diğer kurumları da aynı çatı altında topladık ve Türk dünyasının daha güçlü olması gerekiyor.”
Ekonominin gücü Asya’ya kayıyor
Dünya üretiminin yarısının Asya tarafından yapıldığına dikkati çeken Çavuşoğlu, ekonominin gücünün fiilen Asya’ya kaydığını ifade etti.
Çavuşoğlu, bunun Batı’ya sırtını döndüğü anlamına gelmediğini ancak Türkiye’nin çıkarları olduğunu belirterek, “Şu anda binden fazla somut eylem planımızla tüm ülkelerle işbirliği yapıyoruz.” sözünü kullandı.
“Terörle mücadelede ABD ve Fransa’ya güvenmiyorum”
Türkiye’nin hiçbir ülkeye bel bağlamaması, kendi kendine yetmesi ve kendi gücüne dayanması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, önümüzdeki dönemde dünyadaki güç rekabetinin artacağını ifade etti.
ABD’nin PKK/YPG terör örgütüne takviye kuvvet verdiğine işaret eden Çavuşoğlu, “Terörle mücadelede tabi ki ABD’ye güvenemem, neden güveneyim? Fransa’ya da güvenmiyorum. Çifte güvenim var.” standartlar, ikiyüzlülük var.” değerlendirmesini yaptı.
“Cumhurbaşkanımız ilk turda en az yüzde 52 oyla kazanacaktır.
14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin sonucunu tahmin eden Çavuşoğlu, “Cumhurbaşkanımız (Erdoğan) birinci tipte en az yüzde 52 ile kazanacak. AK Parti’nin yüzde 40’ı, yüzde 41’i de geçeceğini düşünüyorum. Yüzde 42. Şu anda var gibi ama anketlere baktığımızda desteğimiz her geçen gün daha da artıyor. İnşallah tek başına meclisteki çoğunluğu 300’ün üzerine çıkaracağız.” diye bitirdi.
(Bitti)